TÜRKİYE
İLE ABD’NİN ROLÜ DEĞİŞTİ Mİ?
Hayat hepimizi
şaşırtabiliyor. Devletlerin bir zamanlar değişmezleri, kırmızı çizgileri,
tabuları o günün koşullarına göre revize edilebiliyor, değişiyor. Sanırım
değişmeyen tek şey değişimin kendisi. Türkiye’nin Kürt meselesindeki
tabularının birçoğu yıkıldı. Daha halledilmesi gereken çok başlık var ama
‘Türkiye’de Kürt yoktur” noktasını çoktan aştık. Şimdi anayasal ve bireysel
haklar, ana dilde eğitim, kültürel hakların iadesi hatta yerel yönetimlerin özerkliği
tartışılıyor.
Hatırlayacak olursak bu
kırmızı çizgilerden biri de Irak’ın toprak bütünlüğüydü. Iraklı Kürtlerin
hiçbir şekilde federal yapıya kavuşmayacağı, bağımsız bir Kürt devletine izin
verilmeyeceği ve Kerkük’ün Kürtlerin
inisiyatifine bırakılmayacağı söylenirdi.
Karşı görüş bildirenler ise kara listeye alınırdı.
KIRMIZI ÇİZGİ TABUSU
Ancak, Ortadoğu’daki
alt üst oluş ve değişim süreci tüm taşları yerinden oynattı. Ve tabii ki siyasi
realite eski kırmızı çizgilerin üzerinin tek tek çizilmesi ile sonuçlandı.
Türkiye Iraklı Kürtlere sadece PKK parantezinde ve güvenlik ekseninde
yaklaşarak bir şey kazanmadı. Güvenlik eksenin elden bırakmadan Iraklı
Kürtlerle kurulan sosyal, siyasal en önemlisi ekonomik ilişki Türkiye son
dönemdeki en olumlu adımlarından biri.
Bugün Türkiye
Cumhuriyeti vatandaşı Kürtlerin akrabalarının yaşadığı Irak Kürt bölgesi ile
gergin ilişki kimsenin işine yaramadı. Oysa bugün Ankara ve Erbil birbirine
yaklaşmış düşmanlık zemini terk edilmiştir. Bu yakınlaşma yıllardır süren
‘Bağımsız Kürt Devleti’ paranoyasını da sona erdirmiştir. Bağımsız bir
Kürdistan kurulur ya da kurulmaz bunu bize tarih gösterecektir. Ama baştan
‘olmaz öyle şey’ demek kimsenin tasarrufunda değil. Nitekim bugün gelinen
noktada öyle olduğu görülüyor.
ABD’DEN UYARI
Irak’ta Bağdat’taki
Maliki hükümeti ile Erbil’deki Kürt hükümeti bıçak sırtı bir durum yaşıyor.
İpler kopma noktasına gelmiş gibi. Kürtler “Maliki anayasaya uymazsa ayrılığı
bile gündeme getiririz” demekte. Ayrıca kendi topraklarında petrol çıkarma ve
ihraç etme hakkını istiyorlar. Bunu da yapıyorlar. Ve şu anda bölgede
Türkiye’nin arasının iyi olduğu tek bölge Irak Kürdistan’ı.
Irak Kürdistan’ı
topraklarındaki şu anda açık olan petrol sahalarını, yeri tespit edilen ve
edilmeyen rezervleri olduğunu unutmayalım. Türkiye’nin Irak Kürtleriyle olan
ilişkisinin önemli bir gerekçelerinden biri enerji gibi görünüyor.
Ancak ,yıllarca Kürdistan’ı kurduracak denilen ABD, Erbil yönetimini uyararak “ Irak hükümetinin
onayı olmadan Irak’ın herhangi bölgesinden petrol ihracatını
desteklemediklerini” belirtiyor. Ayrıca “komşu ülkelere de, tansiyonu herhangi
bir şekilde artıracak bir yorum veya eylemden kaçınmaları çağrısı yapıyoruz” diyor.
Sanki bu uyarı Türkiye’ye gibi görünüyor. Hatta
Enerji
bakanını uçağının Erbil’e’ inişine izin verilmemesi bu de bir mesaj
niteliğinde. ABD sadece Kürtlerle değil merkezi hükümetle de ilişki kurun
demeye getiriyor. Çünkü Maliki
hükümetiyle arası olmayan, Kürt bölgesinden petrol ithal eden ülke Türkiye.
Amerikalı büyük petrol firmalarıysa bu uyarıyı pek kale almamış gibi Kürt
bölgesindeki petrol anlaşmalarına devam ediyorlar. Yoksa Türkiye’yle ABD’nin
rolleri değişti mi? Ya da reel politik zamanla eski politikaları halının altına
süpürülmesine mi neden oluyor?
AKŞAM GAZETESİ 15.12.2102
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder