24 Mart 2015 Salı

Yeni Ortadoğu (2) – Eşme ve Erbil hattı: Kürtleri bölen ‘düzenleme’nin sonuna gelindi



21’inci yüzyıl Ortadoğu için bir değişim çağı. Sykes-Picot’nun sonu olur mu bilemeyiz. Ama şunu biliyoruz: 20’nci yüzyıl başındaki paylaşım savaşının ortaya çıkardığı yapıların var olan şekliyle yürümesi zor.

Bir yüzyıl önce sınırlar çizilirken hesaba katılmayan, hiçbir denklemde yer yerilmeyen ve bu paylaşım savaşının ‘en ötekileri’ olarak dört ayrı coğrafya bölünen Kürtler, 21’inci yüzyılda gecikmiş de olsa sahnedeki yerini yeniden almaya başladı.

İç ve dış dinamikler birbirini tetikliyor

Irak ve Suriye’deki gelişmelere bakarsak bölgedeki ülkeler ya da bölgede siyaset yapmak isteyenlerin Kürtleri de hesaba katması gerekiyor.
Türkiye, Suriye, Irak ve İran’daki Kürtlerin tek tek bulundukları ülkelerde ve bölgenin genelinde gelişmelerde belirleyici olabilme kapasitesi giderek artıyor; iç ve dış dinamikler birbirini tetikliyor.
Tarihin belli dönemlerini hızlandırılmış gibi yaşarız. Beklenmedik gelişmeler sonuca giden yolu kısaltır; moda tabiriyle, beklenmedik gelişmeler ‘aktörler’i yeniden ortaya çıkarır. Bu nedenle siyaset ve uluslararası alanda birilerinin iddia ettiği gibi her şey kontrol altına alınamaz, planlanamaz, istenildiği gibi yürümez. Hayatın ve alanın pratiği baskın çıkar, toplumsal mücadele ve inisiyatifler öne çıkar. Tersi zaten biraz komplo teorisidir.

‘düzenleme’nin sonuna gelindiği ortada

Bu cümlenin varacağı nokta şu: Kürtleri dörde bölerek 100 yıl önce yapılan ‘düzenleme’nin sonuna gelindiği ortada.
Kürtlerin bulundukları ülkelerde farklı politikalar geliştirmesinin birbirini etkilemesi kaçınılmaz; yani Türkiye’de barış süreci, Suriye’de Rojava’daki durum, Irak Kürdistanı’nın varlığının birbirine etkisi. Ve son bir yılda Kürtlerin IŞİD’e karşı mücadele sonucu dünya nezdinde daha görünür, bilinir ve meşru hale gelmesi.
Türkiye’deki barış sürecinde masanın bir yanında oturan PKK’nın Suriye’deki kolu YPG’nin Kobani’de IŞİD barbarlığına karşı direnişi, neredeyse direnen tek güç olması, bölgede Kürtleri (YPG) hiç olmadığı kadar dünya nezdinde öne çıkardı. Mücadele tarzı, bölgedeki cihatçı gruplardan farklı olmaları, mezhepçilik yapmamaları, tek seküler yapı olmaları bunda etkili oldu.
Yeni Ortadoğu’nun yeni Suriye’sinde Kürtler, şu anda olduğu şekilde bir kantonal yapı ya da özerk bir yapıyla yollarına devam edecek. Esad’lı ya da Esad’sız bir Suriye’de Kürtlerin eski statükoya dönmesi zor. Türkiye’deki çözüm süreci de doğrudan Suriye’deki gelişmeleri etkileyecek, Suriye’dekiler de Türkiye’dekileri.
Üstelik Suriyeli Kürtlerle Türkiyeli Kürtlerin sadece bir tren yoluyla yıllarca birbirinden ayrıldığı, Sykes-Picot’yu eleştirenlerin en başta bunu görmesi gerektiği bir vakıa. Rojava’yı ele alırken Irak Kürt bölgesindeki tecrübeyi, zaman kaybını her zaman akılda tutmalı.
Yeni Ortadoğu’da Türkiye ile Kürtlerin sadece çıkar bağlamında değil, ortak bir gelecek çerçevesinde bir araya gelmesinin önünü açmak gerekiyor. Aksi halde tarihin akışı zaten bu birlikteliği zorlayacak, dayatacak.
Irak Kürdistanı’nda Peşmergelerin IŞİD karşısında ilk bozgun sonrası toparlanması ve savaşması önemli. Bu durum yani IŞİD mücadelesi Türkiye’de pek algılanmasa bile Iraklı ve Suriyeli Kürtler için bir varoluş mücadelesi. Dünyanın dört bir yanından silah yardımı almaya başlaması, Irak Kürt bölgesinin yalnız bırakılmaması da önemli. Kürt bölgesi Irak’ın geleceğinde de belirleyici.  Özellikle IŞİD saldırısı sonrası dünya tarafından yalnız bırakılmayacağı da ortaya çıktı. Zaten Kürdistan bölgesi Irak’ta kurumsal ve anayasal açıdan ülkenin en ileri, elle tutulur tek bölgesi. Yeraltı zenginlikleri cabası.
Fakat bu durum aynı zamanda Kürtlere kendi sınırlarını gösterdi. Kobani’de direniş gösteren YPG askeri olarak belli bir sınırı olduğu ve koalisyon desteğine ihtiyaç duyduğu, Iraklı Kürtler ise ‘bağımsızlık’tan söz ederken IŞİD saldırısı sonrası bunun henüz erken olduğunu anladı. Peşmergenin gücü ve ordusu olmayan bir ülkenin çok kırılgan olabileceği anlaşıldı.
Irak’ta kendi bölgelerinde yaşayan Kürtlerin yakın bir gelecekte ayrılması pek söz konusu değil. Zaten bağımsızlık sadece Iraklı Kürtlerin kendilerine bağlı değil. Birçok farklı belirleyeni  var. Ama varlıkları önemli.

Mezheplerin mücadele alanı ve Türkiye’nin tek çıkışı

Yeni Ortadoğu, tonları farklı olmakla birlikte, İslami hareket, akım ve mezheplerin mücadele alanı halinde. Bunların içinden çıkan tek farklı sesin Kürtler olduğu görünüyor ki bu önemli. Çünkü bölgede gelecekteki en büyük sorun mezhep çizgisi üzerinden mücadele olacak ki Türkiye’nin tek çıkışı bu denklemin dışında kalmak.
Türkiye’de önemli, geri dönülmesi zor bir yolda barış için çaba harcanıyor. Bu barış çabası sadece Kürtler değil Türkiye’nin geleceği açısından da önemli.

İranlı Kürtler de etkileniyor

İran ise bu gelişmelerden pek memnun olmayanların başında. Diğer üç coğrafyadaki Kürtler kendi sınırları içinde çözümler ararken bu durumun İranlı Kürtleri etkilememesi beklenemez.
Ortadoğu yeniden şekillenirken eski alışkanlık ve yaklaşımlarla yeni döneme çözüm bulmak zor. Herkesin elini soktuğu bölgede, gelecekte kiminle birlikte yaşam kurulacağına karar vermek gerekiyor. Tarihi tecrübe için çok gerilere gitmeye gerek yok.

22 Mart 2015 Pazar

‘The New Middle East’ (1) – SyriaFour years later, what we have is a wreck.  
It’s been almost five years since the civil war in Syria started. It’s one of the most terrible wars in recent times.  
From Assad’s ferocity to ISIS’ barbarity, images resembling Dresden after World War II and the tragedy of refugees, all is included in this war. 
It’s everybody’s war 
The USA being in the first place, from many indecisive countries to the ones who only focus on overthrowing or protecting the regime in Syria, almost every country has put its nose into this dirty war.  In its 5th year now, this war is everybody’s war but the Syrians. 
On one hand, we have the Ba’ath regime, Hezbollah, Shia militias, Iran etc. On the other hand, we have ISIS and many radical groups like ISIS or the radicals disguising as moderate depending on the country they get support from, and we have the ones who tolerate and support those groups directly or directly. 
The only thing that doesn’t exist is a united opposition 
The only thing that has not been materialized in four years is a united opposition that can meet on common ground. Nothing left but the name of Free Syrian Army.  
Could we be able to predict four years ago that all of these would happen? 
Maybe not all of it, but some of it, yes. I mean, we knew and said that the Syrian regime would not have surrendered in a few months. 
The ‘stalemate’ situation
After four years, there is a terrible human tragedy and bloody, dirty war…The groups that are used by the unknown and the rise of denomination with no return… The tolerance for the dismissal of Christians, who are the archaic elements of the Middle East, and of people from other religions... The barbarians named ISIS and the ones that resist them, especially the Kurds etc. 
There is a stalemate situation in Syria.
The reason for that is the situation in the area does not let anybody build a new Syria on its own. And it will not. Nothing will come out from either Assad or radical Islamists of various tones, groups such as the Al-Nusra Front, SalafisAhrar ash-Sham etc. Nothing can come outanyway, because none of them has the capacity or insight to build a new country. All has to defend the policy of the countries that support them; none of them represents themselves.  An original Syrian opposition is very hard to build from now on. 
The Iraq and Libya experience
It is obvious now that no one will deal with Assad before ISIS being destroyed first. Even though United States Secretary of State John Kerry said We have to negotiate with Assad” and changed his discourse afterwards, it’s not the case. Though the USA can not sit down at the table personally, it can not run the risk of the organizations in Syria, which are hanging by a thread, to disappear completely.  That is why the issue is not Assad himself but what will happen to the regime and its organizations. They have the Iraq experience behind.  
Moreover, the USA encouraged many countries including Turkey four years ago but now it’s prioritizing the fight against ISIS. The Libya experience lies behind this move. The ones that have seen Libya would not interfere with Syria as it is. 
As you might remember, after “the freedom fighters” in Libya had killed the American ambassador, things had changed. Now there is not even a government in Libya. Libya is also a lost case for TurkeyWhether the USA learns anything from all these is open to question but that is the case.
The situation has changed
The surprising thing is that there are people who live in the past and still think this will be over in a few months.
However, the situation has changed. 
It is asked now ‘Who would have thought that an element like ISIS would appear?”Let’s add one question to this: “who could have thought that the USA and Iran would unite even for strategic reasons?” 
Speeding up the Syrian war would not bring any good to anybody as it is. This terrible war would not end as it is anyway. 
Now it is necessary to make effort to end this war one way or another and to reach consensusNeither Assad nor the opposition and those who hope to benefit from this war can come through this disastrous situation. The way things are, it will last forever, let alone 4 years.  Statistics and the power balance in the region prove that. 
Yes, this is the New Middle East but it includes old plays and tricks. 
Some people don’t know the older version well enough and still can’t understand the New Middle East.
Translation: Biray Anıl Birer

20 Mart 2015 Cuma







"الشرق الأوسط الجديد" (1)- سوريا: مجرد أنقاض مما تبقى في نهاية أربع سنوات
الحرب الأهلية السورية دخلت عامها الخامس. وهي من أسوأ الحروب التي حصلت في العهد الحديث.
هذه الحرب التي بدأ بها الأسد بوحشيته ودخلت عليها داعش البربرية, تذكرنا بالمأساة والدمار الذي حصل في مدينة دريسدن الألمانية خلال الحرب العالمية الثانية.
حرب الجميع
لم تبق دولة ولم تشارك هذه الحرب التي دخلت عامها الخامس في سوريا عدا السوريين, وعلى رأسهم الولايات المتحدة التي تعارض النظام وتحاربه من جهة وتؤيده عن طريق مؤيدي النظام إن كان شفوياً أو فعلياً على أرض الواقع من حهة أخرى.
من جهة نجد حزب البعث وحزب الله والميليشيات الشيعية والايرانية الذين يضعون نصب أعينهم كل شيء في سبيل البقاء على سدة الحكم,  ومن الجهة المقابلة هناك داعش أو تنظيمات متطرفة كثيرة شبيهة بداعش أو مجموعات متعلقة بأجندة دول داعمة لتسيير أهدافها على أرض الواقع متنكرة بزي المعارضة المعتدلة.
الشيء الوحيد المطلوب هو معارضة موحدة
الأمر الوحيد الذي لم يحصل على أرض الواقع خلال أربع سنوات مضت هو توحيد المعارضة, لم يبق مما ظهر من المعارضة السورية سوى "اسم الجيش السوري الحر" لا أكثر.
هل كنا قادرين على أن نتوقع كل هذا قبل أربع سنوات؟
قسم منه أجل حتى لو لم يكن كل ذلك. أي أننا كنا نعلم بأن النظام لن يسلم السلطة خلال بضعة أشهر وكررنا ذلك كثيراً.
وضعية التساوي
بعد انقضاء أربع سنوات يظهر وضع إنساني رهيب, موازين الحرب متساوية في الدموية والدمار... بعض الأطراف المتناحرة مثل بعض المجموعات التي يتم استخدامها من قبل أطراف خارجية, أو بعض المتسلقين على أساس مذهبي, يجعل المسيحيين وبعض الأديان الأخرى التي هي من مكونات شرق الأوسط القديم في خطر طرد من المنطقة مثلما فعله تنظيم داعش البربري الذي يحارب الأكراد الذين يمنعونهم من القيام بذلك..
هناك حالة متوازية في سوريا.
جميع من على ساحة القتال لا يسمح بإنشاء سوريا جديدة, ولن يسمحوا بذلك. لا الأسد ولا الاسلاميين المتطرفين أو السلفيين كما النصرة وأحرار الشام وغيرهم. لا تقوم التنظيمات بشيء مفيد على أرض الواقع ولن تقوم بذلك. لأنه لا يوجد تنظيم من بينهم له قدرة مقومات الدولة ولا رؤياها. كل طرف يحمي سياسة الدولة التي يحصل على الدعم منها. لا أحد بينهم يعمل لنفسه. وتأسيس جيش سوري حر من الآن فصاعداً بات أمراً صعباً جداً.
تجربة العراق وليبيا
واضح بأنه لن يقوم أحد بمحاربة الأسد قبل التخلص من داعش. تصريحات وزير الخارجية الأمريكية حول "علينا التفاوض مع الأسد" لم تكن عن هباء والتي تراجع عنها فيما بعد. لأن الولايات المتحدة حتى وإن لم تجلس مع الأسد على نفس طاولة المفاوضات فإنها تقصد بالنظام ومقوماته لأن مؤسسات الدولة هشة جداً وهي على شفة الانهيار. والنموذج العراقي خير مثال على ذلك.
الولايات المتحدة قبل أربع سنوات حثت تركيا والعديد من الدول بمكافحة داعش قبل الأسد, لأن ذلك سيخلق التجربة الليبية على أرض الواقع. ولا أحد يريد التدخل في سوريا لو حصل فيها ما حصل في ليبيا.
كما تتذكرون أثناء مهاجمة "مقاتلو الحرية" الليبي السفارة الأمريكية وقتلهم السفير أدى إلى تغيير الكثير من الأمورة. لم تعد توجد هناك حكومة تذكر في ليبيا الآن. وهي دولة منتهية بالنسبة لتركيا أيضاً. حتى لو كانت الولايات المتحدة تستخلص الدروس من كل هذا فإن النتيجة على أرض الواقع هو بهذا الشكل.
الأوضاع تغيرت
الغريب في الأمر أنه ما زال هناك أشخاص يفكرون كما قبل أربع سنوات بأن الحالة ستنتهي بعد بضعة أشهر, ولكن الوضع تغير كثيراً.
يقال "من كان يتوقع أن يظهر تنظيمات كما داعش". أو لنسأل سؤالاً آخر "من كان يتوقع حتى لو كان تقنياً بأن تلتق ايران والولايات المتحدة في نقطة معينة؟"
الاستعجال في الحرب السورية أمرٌ لن يفيد أحد بشيء. لأن هذه الحرب المهيبة لن تنتهي وهي بهذا الشكل.
لا نستطيع أن نختار بعد كل ما حصل هذا الطرف أو ذاك, لأن الأمر المطلوب في هذه الفترة هو العمل على المصالحة فقط. لن يستطيع أحدٌ الخروج من هذه الحرب الشنعاء بفوز لا الأسد والمعارضة ولا الأطراف التي تحصل على الدعم الخارجي. وإن لم يقبل أحدٌ المصالحة بين الأطراف فإن الحرب ستستمر ليست أربع سنوات أخرى بل سنوات طوال جداً, هذا ما تدل عليه المؤشرات وموازين القوى في المنطقة.
أجل هنا "الشرق الأوسط الجديد" ولكن اللاعبين القدامي والأطراف المستخدمة من قبل الآخرين كما قطع الشطرنج موجودة أيضاً.
البعض إلى الآن لا يعرف كيف كان الشرق القديم جيداً, ولا يستوعب "الشرق الأوسط الجديد".
ترجمة: مصطفى شاهين

Rojhilata Navîn a Nû (1)  Suriye: Piştî çar salan tiştê ku di dest de maye, xirabûn e
Mete Çubukçu

Werger/Çeviri: Azad ZAL (azadzal@hotmail.com)

Şerê navxweyî yê Suriyeyê dikeve sala pêncan. Ev şer şerê herî tirsnak ê demên dawîn bû.
Di vî şerî de, ji wehşeta Esad heta barbariya DAIŞê, ji dîmenên Dresdenê heta drama penaberan tev bi hev re hene.
Şerê her kesî
Di serî de Dewletên Yekbûyî yên Amerîka (DYA), li gel gelek dewletên ku dudil bûn, yên ku dixwestin bi tenê rejima Suriyeyê biguherînin, yên ku angajeyê parastina rejimê bûbûn, hema bibêje tu dewletekê nema ku tiliya xwe têxe nava vî şerê qirêj. Piştî pênc salan zêdeyê Suriyeyîyan ev şer êdî şerî her kesî ye.
Ji aliyekî ve ji bo ku li piyan bimîne rejima Baasê, Hîzbullah, milisên Şiî, Îran û yd. Ji aliyên din ve DAIŞ û grûbên wekî DAIŞê radîkal ya jî bi alîkariya dewletên din ku bi rûpûşiya nerm xwe nîşan didin, yên ku van grûban jinedîtî ve tên, yên ku rasterast û endîrekt piştgiriyê didin wan.
Tişta ku kêm e, muxalefeta yekgirtî ye
Tişta ku di çar salan de tune ye hatina ba hev a muxalefetekê û muxalefeta yekgirtî ye. Bi tenê navekî domdar heye ew jî Artêşa Azad a Suriyeyê ye.
Çar sal berê vanan tevan me dikaribû em texmîn bikin?
Bi tevahî nebe jî, ji bo hinekî mirov dikare bibêje erê. Ango me dizanibû û me digot ku rejima Suriyeyê di nava çend mehan de xwe radest nake.
Rewşa Pata
Piştî çar salan drameke mezin a mirovî, şerekî qirêj û xwîndar heye… Kom û komikên ku ji aliyên kî ve têne bikaranîn kes nizane, şerê mezhebî yê ku êdî jêveger tune ye…
Jinedîtî ve hatina Qewirandina Xrîstiyan û dînên ciyawaz, ên ku hêmanên qedîn ên Rojhilata Navîn in. DAIŞa barbar û yên ku le hember wê li ber xwe didin, di serî de Kurd û yd.
Li Suriyeyê rewşeke ‘pata’ heye.
Ji lew re, li vê qadê destûr nayê dayîn ku yek ji vana bi serê xwe rewşeke nû ya Suriyeyê ava bike. Tu kes destûr nade. Ne ji Esad, ne ji Îslamiyên radîkal ên ku bi her cureyî hene, Selefî, El Nusra, Ahrar El Şam û yd. tiştek dernayê. Ji xwe ji wan dernayê jî. Ji ber ku di tu yekê de kapasîte û pêşdîtina avakirina welateke nû tune ye. Tev jî li gorî polîtîkaya dewletên ku piştgiriyê didin wan tevdigerin. Tu yek bi xwe nîn e. Ji vê gavê bi şûn de muxalefeteke Suriyeyê ya Xweser çênabe, ev gelek zor e.
Tecrubeyên li Iraq û Lîbyayê
Êdî ev zelal e ku heta DAIŞ neyê paqijkirin, kes ew ê bi Esad re mijûl nebe. Her çi qas wezîrê derve yê DYAyê Kerry her çi qas gotibe “Em divê bi Esad re hevdîtin pêk bînin” jî paşê jî vegeriya be, ev ne wisa ye. Her çi qas DYA bi Esad re li maseyê rû nenê jî, dîsa jî naxwaze saziyên Suriyeyê bi giştî têk biçin. Ji ber vê jî mesele Esad nîn e, mesele ew e ku rejim û saziyên rejimê dê çawa bibin? Li ber wan tecrubeya Iraqê heye.
DYA çar sal berê Tirkiye jî tê de gelek dewletan teşwîq kir ku nu niha di dewsa Esad de li hember DAIŞê tekoşînê bidin pêşiyê. Li du vê tecrubeya Lîbyayê heye. Yên ku Lîbyayê dîtin di vê rewşê de mudaxeleyê Suriyeyê nakin.
Ku bê bîra we, li Lîbyayê ‘Şervanên Azadiyê’ balyozên DYAyê kuştin rewş guherî bû. Niha li Lîbyayê hikumetekî jî tune ye. Ji bo Tirkiyeyê jî Lîbya hatiye wendakirin. Gelo, DYA piştî ew qas tiştî dersan derdişe yan na? Ev bi nîqaş e, lê rewş ev e.
Rewş Guherî
Tiştê ku mirov pê şaş dibe, hin ên ku wekî çar sal berê hêvî dikin ku di nava çend mehan de ev kar dê xilas bibe.
Lê rewş guherî.
Tê gotin ku ‘Kî hêvî dikir ku tiştek wekî DAIŞê derkeve meydanê?’Em pirseke din lê zêde bikin. ‘Kî difikirî ku –her çi qas taktîkî be jî, DYA û Îran dê di heman xalê de bigihîjin hev?’
Niha di şerê Suriyê de lezkirin bi kêrî tu kesî nayê. Ji xwe vî şerê tirsnak bi vî halî naqede.
Piştî vê gavê bi çi awayî dibe bila bibe bila bi hevkariyê hewl bê dayîn. Ji vê rewşa xirab ne Esad, ne muxalif, ne jî yên ku ji şer hêvî dikin dernaynê. Ku bi vî awayî here ne çar sal, dê gelek sar bidome. Îstatîstîk û dengeyên herêmê wisa nîşan didin.
Belê ev der ‘Rojhilata Navîn ya Nû’ ye, hem dengeyên berê hem jî gelek fen û fatûlan di nava xwe de diparêze.
Hinek hem raboriyê baş nizanin, hem jî rewşa  ‘Rojhilata Navîn ya Nû’ baş fam nakin.

18 Mart 2015 Çarşamba




‘Yeni Ortadoğu’ (1) – Suriye: Dört yılın sonunda elde var enkaz 

Diken.com    17/03/2015 15:19


Suriye’deki iç savaş beşinci yılına doğru yol alıyor. Son dönemin en korkunç savaşlarından biri bu.
Bu savaşta Esad vahşetinden IŞİD barbarlığına, 2. Dünya Savaşı’ndaki Dresden görüntülerinden, mültecilerin dramına tekmili mevcut.
Herkesin savaşı
ABD başta olmak üzere ikircikli tavırlı birçok ülkeyle sadece Suriye’deki rejimi devirmeye ya da rejimi korumaya angaje olanlarla birlikte bu kirli savaşa elini sokmayan memleket neredeyse yok. Beşinci yıla girerken bu savaş artık Suriyeliler dışında herkesin savaşı.
Bir yanda ayakta kalabilmek için her şeyi deneyen Baas rejimi, Hizbullah, Şii milisler, İran vs. Diğer yanda IŞİD ve IŞİD’e benzeyen birçok radikal ya da yardımların geldiği ülkelere bağlı olarak ılımlı kılığına giren gruplar ve bu gruplara göz yumanlar, doğrudan dolaylı destekleyenler.
Olmalan tek şey birleşik muhalefet
Dört yılda olmayan tek şey birleşik ve ortak zeminde buluşabilen bir muhalefet, sadece ismi baki kalan Özgür Suriye Ordusu.
Dört yıl önce tüm bunları tahmin edebilir miydik?
Hepsini olmasa bile bir kısmını evet. Yani Suriye rejiminin birkaç ay içinde teslim olmayacağını biliyor ve söylüyorduk.
Pat durumu
Dört yılın sonunda müthiş bir insani dram, kanlı ve kirli bir denge savaşı… Kimin kullandığı belirsiz gruplar, mezhepçiliğin geri dönüşsüz biçimde tırmanışı… Ortadoğu’nun kadim unsurlarından Hristiyanların ve farklı dinlerin kovulmasına göz yumulması, IŞİD denilen barbarlar ve onlara karşı direnenler, öncelikle Kürtler vs.
Suriye’de bir ‘pat’ durumu var.
Çünkü, alandaki durum kimsenin tek başına yeni bir Suriye oluşturmasına izin vermiyor. Vermeyecek de.  Ne Esad ne de her tondan radikal İslamcılar, Selefiler, El Nusra, Ahrar El Şam vb. örgütlerden bir şey çıkacak. Çıkamaz da. Çünkü hiçbirinin yeni bir ülke kurabilme kapasitesi ve öngörüsü yok. Hepsi de kim tarafından destekleniyorsa o ülkenin politikasını savunmak zorunda; hiçbirisi kendisi değil. Özgün bir Suriye muhalefeti bu saatten sonra da çok zor.
Irak ve Libya tecrübesi
Artık IŞİD temizlenmeden Esad’la kimsenin uğraşmayacağı açık. ABD Dışişleri Bakanı Kerry her ne kadar “Esad’la görüşmek zorundayız” deyip sonradan çark etmiş olsa da öyle değil. Çünkü ABD kişisel olarak Esad’la masaya oturmayacak olsa da Suriye’de pamuk ipliğine bağlı kurumların tamamen ortadan kalkmasını göze alamaz. Bu nedenle konu Esad’ın kendisi değil rejimin ve kurumlarının ne olacağı? Irak tecrübeleri var arkalarında.
ABD’nin dört yıl önce Türkiye dahil birçok ülkeyi teşvik edip şu an Esad yerine IŞİD’le mücadeleyi öncelemesi de cabası. Bunun arkasında da Libya tecrübesi yatıyor. Libya’yı görenler bu haliyle Suriye’ye bir müdahalede bulunmaz.
Hatırlarsanız Libya’daki ‘özgürlük savaşçıları’ ABD’li büyükelçiyi öldürünce işler değişmişti. Şu anda Libya’da bir hükümet dahi yok. Türkiye için de Libya kaybedilmiş durumda. Neyse, ABD tüm bunlardan dersler çıkarabiliyor mu tartışılır ancak durum bu.
Durum değişti
Şaşırtıcı olan hala bu işin birkaç ay içinde biteceğini düşünüp dört yıl önceki noktada takılıp kalanların bulunması.
Oysa durum değişti.
‘Kim IŞİD gibi bir unsurun ortaya çıkabileceğini düşünebilirdi’ deniyor. Bir soru daha ekleyelim, ‘Kim taktik açıdan bile olsa ABD ile İran’ın aynı noktada birleşeceğini düşünebilirdi?’
Suriye savaşını hızlandırmak bu haliyle kimseye fayda sağlamaz. Zaten bu korkunç savaş bu haliyle bitmez.
Bu saatten sonra şu ya da bu şekilde savaşı sona erdirip ortak bir uzlaşma için çaba harcamak gerekir. Bu korkunç durumun içinden ne Esad ne muhalifler ne de bu savaştan medet umanlar çıkabilir. Böyle gidilirse dört değil daha çok yıllar sürer bu iş. İstatistikler, bölge dengeleri bunu gösteriyor.
Evet, burası ‘Yeni Ortadoğu’ ama eski dengeleri ve ayak oyunlarını da içinde barındırıyor.
Bazıları hem eskisini iyi bilmiyor hem de ‘Yeni Ortadoğu’yu hala  anlayamıyor.


1 Mart 2015 Pazar




ISIS can get more aggressive as it gets more stuck and do more harm to people and countries nearby.

By Mete Çubukçu

Translation: Biray Anıl Birer


As the most important reasons for ISIS’ executions, we can count its major defeat in Kobani, its withdrawal from Iraqi Kurdistan region against Peshmerga, and its effort to consolidate forces after the severe damage that Coalition war planes did. 

The defeat in Kobani demoralized ISIS

It is known that a few thousand ISIS militants died in Kobani, its heavy weapons were destroyed, and moreover, no result was obtained even though the city was heavily attacked. For ISIS, the defeat in Kobani caused military loss, the loss of prestige, and loss of spirits among militants.
The insistence on Kobani and too many casualties caused an intra-organizational dispute. It is even known that intra-organizational executions were made as a consequence.

Loss of strength comes along

So, the resistance in Kobani and the withdrawal of ISIS in Iraqi Kurdistan are milestones for the future of ISIS. Since those two incidents occurred, ISIS has started losing power. Of course, all those strikes don’t mean that the rebel group is finished.
What I have written above are the underlying reasons for the execution of our Japanese colleague and especially of Jordanian pilot, and even the fact that the latter execution was made in a different way for the first time. ISIS needs to be talked about again; it is trying to refresh its image and power based on terrorizing people, and to recapture the area and spirit it has lost both intra-organizationally and worldwide. Also, it seems that the more area ISIS will lose, the more dangerous it will be. 

Propaganda with execution

Especially the execution of captured Jordanian pilot in a different method is a propaganda showing off the group’s power because of the recent blows it has received, as well as a menace to the nearby countries for their support for the Coalition (UAE withdrew from the Coalition). 
We should keep Turkey in mind when we talk about ISIS’ neighboring countries. ISIS had a reason for insisting on Kobani. The group was going to capture Kobani and be done with the East-West line on the Turkish-Syrian border; and ISIS was going to arrive at the Turkish border from the central region to the north in Syria. So, the group was going to add Kobani to all the spots it had on the Turkish-Syrian border. It didn’t happen.
If Kobani, a strategically important spot, had fallen into the hands of ISIS, the group would have established control over a very long line on the Turkish-Syrian border. Did Turkey really underestimate the seriousness of that situation or was it just an impression? No comment.

The threat is not over

In the end, we were under the impression that ISIS had been kicked away not out of Turkey’s own initiative.  However, all of these don’t indicate that ISIS threat is over. There are already various versions of ISIS in the regions near the Turkish-Syrian border; the difference lies in their methods. 
For example, we have been receiving news that ISIS is withdrawing from the countryside of Aleppo. No doubt that Al-Nusra Front will fill the gap ISIS would leave.

Look out for Jordan

Having lost its grip in Kobani, ISIS is still on the Turkish-Syrian border. On the other hand, the group is trying to play out of its skin in Lebanon, Jordan, and Sinai region in Egypt.
The execution of Jordanian pilot is also a start of show of force in Jordan, because Jordan is one of the best targets for Salafi groups; it can easily be destabilized.
After the group in Egypt’s Sinai region obeyed ISIS, the attacks have increased.
However, let’s not forget ISIS is a group which not only drives itself to the wall, but also makes trouble in the countries it flees to when that happens, especially if the group’s presence in small and large groups is felt in those countries. We all know the Pakistan adventure of the similar structure that had been ignored before. 

What really matters is ISIS mentality

It’s important that Turkey has recently arrested for the first time some foreigners and a Turkish citizen that joined ISIS; even though the situation had an international message.
Even though Turkish people who become ISIS militants and the group’s foreign fighters cross the Turkish-Syrian border more difficultly than before, they still come in and go out. But the real problem is ignoring the formation and spread of the mentality that paves the way for structures such as ISIS and Al Nusra Front. If that is overlooked, it will create serious problems in the future and Turkey is not free from it.
Our knowledge of history and experience suggest all these. Let’s not overlook the possibility of Turkey dealing with ISIS for long years.