SURİYE İÇİN
KURULAN “MASA”
23.012014/ T24
Kim tahmin
ederdi ki Suriye için kurulan masanın etrafına bu kadar çok ülke ve uluslararası
kuruluşun toplanacağını?
Hakikaten bu
kadar çok ülkeyi masanın etrafında görünce “Suriye’deki iç savaşta öldürülen
Suriyeli kardeşlerimizi düşünen ne kadar çok ülke varmış” diyesi geliyor
insanın.
Yoksa masa
etrafına toplanan 40 ülke 3 uluslararası kuruluş, insani kaygılar saklı kalmak
kaydıyla, o kanlı pastadan ‘pay’ kapma
mücadelesinin oyuncuları mı?
“İnsani
kaygılar saklı kalmak kaydıyla” diyoruz. Çünkü öldürülen 150 bin kişi sanki bir
istatistik gibi. Suriye’de insanların yaşadığı dram ve uğradıkları işkencelerle
ilgilenenler, vicdani açıdan rahat edemeyenler olduğu kadar sadece bölgedeki
dengeler için her şeyi mubah sayanlar mevcut.
Yoksa herkes için insani yaklaşım ile
reel politika zaman zaman yer değiştirip resim flulaşıyor mu? Yani bir niyet
diğerinin arkasına mı saklanıyor?
xxxxx
Cenvere’deki
masa büyük. Fotoğraf 1. Dünya Savaşı sırasında 1914-1918 arasında kurulan onlarca
masaya benziyor. 100 yıl önce bölge paylaşılırken düzenlenen konferansların
sayısını kitaplarda bulabilirsiniz.
xxx
Sorun
Esad’ın gidip gitmeyeceği, muhaliflerin kazanıp kazanmayacağı mı? Yoksa sorun
sanki Esadlı ya da Esadsız bir Suriye’nin ‘kimin’ olacağı, daha açık bir
ifadeyle masadaki pastanın nasıl bölüşüleceği mi?
Eğer 3
yıldır yerle bir olan ülkede, acı çeken insanlar öncelenmiş, ölen çocuklar
düşünülmüş olsaydı biran önce çare bulunabilir, insanlık suçlarının; rejim ya
da muhaliflerce işlenmiş olmasının taraflar açısından bir farkı olmazdı.
Ama öyle görülüyor ki bu insanlık
meselesinde dahi herkes durduğu yerdeki ya da pozisyonu içindeki ‘suçları’
görmemeyi tercih ediyor.
Kimyasal
silahı kimin kullandığı unutuldu. Son dönem ortaya çıkan vahşet fotoğraflarının
bile beklenen etkiyi yaratmadığı bir dünyada yaşıyoruz artık. Herkes kendi
görmek istediğini görüyor.
xxx
O masa
etrafında toplananlar ‘Esadlı ya da Esadsız’ bir geçiş kavgasının ne kadar
anlamsız olduğu bir süre sonra daha iyi anlayacak.
Bir süre sonra ortada bir ülke, o
ülkeyi ileriye taşıyacak bir umut ya da bir gelecek tahayyüllü, o tahayyülü
taşıyacak insanlar kalmayacak. Esadlı ya da Esadsız “yeni bir Suriye” hayal olacak.
Düşmanlıklar
derinleştikçe Suriye halkı geleceğine nasıl ve kiminle karar verecek? Bir de
tabii ki düşmanlıkların tortulaştığı, keskinleştiği bir ülkenden nasıl bir
gelecek beklenecek? O çocuklar nasıl bir zihni birikimle büyüyecek?
xxx
Bu saatten sonra kimsenin tek başına
kazanamayacağı ortada; ne kendi halkına karşı insanlık suçu işleyen kanlı rejim
ne de tartışmalı muhalefet. Suriye’de rejim suçlu, Suriye ayaklanmasını
kirletenler de masum değil.
Bu masadan
ne çıkacağı da şüpheli.
Kaybeden Suriye
halkı olacak kazanan ancak bir Pirus zaferi ile yetinecek. O masanın etrafında oturanların
elinde kalansa bir enkaz olacak.
xxx
Suriye halkını düşündüğünü
söyleyenlere naçizane önerimiz: Kalkın o masadan ve anlaşın. Önkoşulsuz,
alacağınız payı düşünmeden. En azından bu saatten sonra, Yarmuk’ta Guta’da çocuklar
açlıktan ölmesin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder