9 Şubat 2015 Pazartesi



Türkiye uzun yıllar IŞİD’le uğraşabilir
METE ÇUBUKÇU 
9/2/2015
IŞİD sıkıştığı oranda daha saldırganlaşabilecek, yakın coğrafyadaki insan ve ülkelere daha fazla zarar verebilecek bir örgüt. Japon gazeteci ve Ürdünlü pilotun öldürülmesini bu şekilde ele almak gerek.
IŞİD’in gerçekleştirdiği infazların en önemli gerekçeleri olarak Kobane’de aldığı ağır yenilgi, Irak Kürdistanı’nda peşmerge karşısında geri çekilmesi, koalisyon uçaklarının verdiği ağır zarar karşısında kendini yeniden konsolide etme çabasını gösterebiliriz.
Kobani yenilgisi örgütün moralini bozdu
Kobani’de birkaç bin IŞİD militanının öldüğü, ağır silahların tahrip edildiği, üstelik kente bu  kadar yüklenilmesine rağmen herhangi bir sonuç alınmadığı biliniyor. Kobani yenilgisi IŞİD için dışarıya karşı prestij, örgüt içinde moral askeri açıdan da ciddi kayıplara yol açtı.
Kobani’deki ısrar ve çok sayıda can kaybı örgüt içinde tartışma yarattı. Hatta bu nedenle örgüt içi infazların gerçekleştiği biliniyor.
Güç kaybı başladı
Bu nedenle Kobani’de gösterilen direniş, Irak Kürdistanı’nda örgütün geriletilmesi, IŞİD’in geleceği açısından dönüm noktaları. IŞİD güç kaybetmeye bu iki noktadan itibaren başlamış durumda. Tabii ki tüm bu darbeler örgütün sonlanması anlamına gelmiyor.
Japon meslektaşımızın ve özellikle Ürdünlü pilotun infazı, hatta bu infazın ilk kez farklı biçimde gerçekleştirilmesinin altında yukarıdaki nedenler yatıyor. Örgüt yeniden kendisinden konuşulmasına ihtiyaç duyuyor; korku yayma üzerine kurulan iktidar ve imajı tazelemeye, kaybettiği alan ve moral hakimiyetini hem örgüt içinde hem de dünyaya karşı yeniden ele geçirmeye çalışıyor. Aynı zamanda örgüt, alan kaybettiği oranda daha tehlikeli hale gelecek gibi görünüyor.
İnfazla propaganda
Özellikle Ürdünlü pilotun farklı biçimdeki infazı çevre ülkelere koalisyona verilen destekten dolayı gözdağı (BAE koalisyondan çekildi) olduğu kadar son dönemde darbe yiyen örgütün gücün göstermek isteyen bir propaganda.
IŞİD’e komşu ülkelerden söz ederken Türkiye’yi unutmamak gerek. IŞİD’in Kobani’ye yüklenmesi nedensiz değildi. Kobani’yi ele geçirip Türkiye sınırındaki doğu-batı hattını tamamlayacak, Suriye’de orta bölgeden kuzeye, Türkiye sınırına kadar uzanacaktı. Yani Türkiye sınırında elinde bulunan kapılara Kobaniyi de ekleyecekti. Olmadı.
Kobani önemli ve stratejik bir nokta olarak IŞİD’in eline düşseydi örgüt Türkiye sınırında çok uzun bir hattı kontrol altına tutacaktı. Türkiye bu işin gerçekten hafife mi almıştı yoksa öyle bir algı mı oluşmuştu? Yorum sizin.
Tehdit geçmedi
Sonuçta algı IŞİD’in Türkiye’nin inisiyatifi dışında uzaklaştırıldığı yönünde oluştu. Ama tüm bunlar IŞİD tehdidi geçtiğini göstermiyor. Zaten Türkiye sınırına yakın bölgelerde IŞİD versiyonları mevcut, fark uyguladıkları yöntemlerde sadece.
Örneğin örgütün Halep’in kırsal bölgelerinden geri çekilmeye başladığı haberleri gelmekte. Bu arada IŞİD’in boşluğunu Nusra’nın dolduracağına şüphe yok.
Ürdün’e dikkat
Kobani’de tutunamayan IŞİD hala Türkiye sınırında. Diğer yanda, Lübnan, Ürdün ve Mısır’ın Sina bölgesinde gücünü göstermeye ve buralara yüklenmeye çalışıyor.
Ürdünlü pilotun öldürülmesi de Ürdün içinde gövde gösterisinin başlangıcı. Çünkü Ürdün, Selefi örgütler için uygun hedeflerden birisi; kolayca istikrarsızlaşabilir.
Mısır’ın Sina bölgesindeki örgütün IŞİD’e biat etmesi sonrası saldırılar artmış durumda.
Ancak şunu unutmayalım kı IŞİD sadece kendisini sıkıştıran değil, sıkıştığı oranda kaçtığı ülkelerde sorun çıkaracak bir yapı. Üstelik o ülkeler içinde irili ufaklı varlık gösteriyorsa. Önceleri kaale alınmayan sanki yokmuş gibi davranılan benzer yapının Pakistan serüveni ortada.
Asıl önemlisi IŞİD zihniyeti
Türkiye’nin son dönemde ilk kez IŞİD’e katılan bazı yabancı ve TC vatandaşı bir kişiyi tutuklaması önemli; bu durumun her ne kadar uluslararası mesajı olsa da.
Türkiye’de IŞİD’e katılanlar ve yabancı savaşçılar eskiye oranla, Suriye sınırını daha zor aşsa da hala içeri girip çıkıyor. Ama en önemlisi IŞİD, Nusra tarzı yapılara zemin hazırlayan zihniyetlerin yayılmasını, zemin bulmasını önemsememek. Bu önemsenmediği takdirde ileride ciddi sorunlar yaratacaktır ki Türkiye de bundan muaf değil.

Tarihi bilgilerimiz ve tecrübelerimiz bize bunu gösteriyor. Türkiye’nin uzun yıllar IŞİD’la uğraşma ihtimalini gözardı etmeyelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder