KÜRTLER IŞİD'İ
DURDURABİLİR. PEKİ, YA TÜRKİYE?
6.08.2014/
diken.com
Önümüzdeki
harita IŞİD ya da yeni ismiyle İD (İslam Devleti) güçlerinin neleri
hesapladığını, atacağı bir sonraki adımda neyi amaçladığını gösteriyor.
Musul’u
alan IŞİD, Irak Kürdistan’ı sınırına paralel olarak kimi zaman Kürt bölgesini
de içine alan bir şekilde kuzeye doğru yol alıyor. Bu hat üzerindeki
Sincar/Şengal ve Zummar’ı hedef alması nedensiz değil.
Bu
iki kasabayı tamamen ele geçirebilirse kendi deyimleriyle “üçgene varacaklar”.
Sözü edilen üçgen ise Irak, Suriye ve Türkiye sınırlarının kesiştiği bölge.
Tek durdurmaya
çalışan Kürtler.
Böyle
bir durumda IŞİD durdurulmaz Irak Kürt Bölgesi değil, Rojava ama daha da
önemlisi Türkiye’ye bir başka noktadan daha komşu olacak.
Sincar/Şengal’de
ilerleyen IŞİD’den kaçan binlerce kişi; Türkmen, Ezidi, Hristiyanların
feryatları ortada. Bu tekfirci/ cihatçı unsurlar kendi dışındakilere hayat
hakkı tanımıyorlar; Müslüman olmanız da önemli değil.
Giderek
yayılıyorlar, bu arada İŞID’den yararlanan, Irak ve Suriye’deki kavgada alan
kapmak isteyen çeteciler, geri plana itilen siyasi güçler de bu durumdan
yararlanıyor.
Irak
işgali, Suriye’deki iç savaşın körüklenmesinin bir sonucu olarak yaşam alanı
bulan, özellikle Şam rejimini devirmek için her yolu mubah sayanların
sessizliğinden yararlanan bu hareketi Irak ve Suriye’de Kürtler durdurmaya
çalışıyor.
Irak
Kürdistan Bölgesi IŞİD’i kendi sınırları dışında tutmaya çalışırken ciddi
tehdit altında. Peşmerge güçleri direnemedikleri noktaları terk ediyor. Çünkü
silah üstünlüğü IŞİD’de ve ağır silahlara sahipler.
Kürtler birlikte
mücadele verebilir mi?
Sincar/Şengal
bölgesini saldıran İŞİD’e karşı Bölge Başkanı Mesut Barzani’nin “peşmergeye
saldırı emri “ vermesi Rojava’da savaşan YPG’nin bölgeye desteğe gitmesi
ve KCK Yürütme Komitesi üyesi Murat Karayılan’ın
“Şengal’e müdahale edeceğiz” açıklaması, şu haliyle Kürtlerin İŞİD’e karşı
mücadele edeceklerini gösteriyor
Ancak
bu noktada KDP-KYB ile YPG-PKK’nın varoluşsal çelişkisi bir kez daha ortaya
çıkıyor.
IŞİD’e
karşı Kürtler güç birliği yapacak mı, yoksa liderlik mücadelesi acısından
askeri olarak zayıf kalmak uğruna diğer grupların desteği ret mi edilecek?
Kürtler arasında
hala tam bir uzlaşma yok
Her
halükarda Kürtler IŞİD’in durdurulmaması durumunda bölgenin ve kendi
geleceklerinin tehlikeye gireceğini biliyorlar. Irak Kürdistan yönetimi ile
PKK’nın “ortak düşmana” karşı henüz bir uzlaşmaya varmadıkları anlaşılıyor.
Ama
IŞİD tehdidinin bir varoluş savaşına olduğunun farkına varılmazsa, kendi
aralarındaki iktidar mücadelesinin ortaya çıkardığı güç bölünmesi Kürtler için
dezavantaj yaratabilir.
Öte
yandan IŞİD tehdidi farklı bölgelerdeki Kürtler açısından birleştirici bir
işlev görebilir.
Zaten
bölgede IŞİD'le mücadele eden tek güç neredeyse sadece Irak ve Suriye'deki
Kürtler. Bu nedenle sadece bu konu çercevesinde bile birlik olmaları çok
önemli.
Olanların
Türkiye’de barış süreci ve dağdan inişlerin planlandığı bir döneme denk gelmesi
de durumu daha karmaşık hale getirmiş durumda.
Bu
işin askeri tarafı. İnsani yanı ise giderek daha vahim hale gelmekte.
IŞİD’den
kaçan Türkmenler ve Ezidiler bir yandan katliam korkusu yaşanıyor diğer yandan
dağlarda ayakta kalmaya çalışıyor.
Hasılı,
Kürtler birleşik bir güçle IŞİD'i durdurabilirler.
Türkiye için sorular
Türkiye’nin
durumu nasıl değerlendirdiği ise hala soru işareti.
-Suriye
sınırında Türkiye’ye komşu olan IŞID, Türkiye-Suriye-Irak
sınır üçgeninde de
komşu olması halinde ne olacak?
-Türkiye
için PKK/YPG mi yoksa IŞİD mi daha yakın tehlike oluşturmakta?
-“Düşmanı
düşmana” kırdırıp ayakta kalanla mı politika oluşturulacak?
-Böylesi
bir durum barış sürecini nasıl etkileyecek? İşin uzamasına yol açacak mı?
IŞİD, Türkiye
için yakın tehdit
Bu
nedenle IŞİD’i küçümseyen harcıâlem ve düzensiz bir hareket olarak görüp,
umursamayanları, daha ileri giderek ses çıkarmayanları bir kez daha uyarmak
gerekiyor.
Bu
hareket bir süre sonra türevlerini ortaya çıkarıp, Suriye ve Irak’tan sonra
başka alanlarda da güçlenme potansiyeline sahip.
Üstelik
IŞİD bizim de içinde yaşadığımız coğrafyada sadece silahlı olarak değil zihni,
ideolojik olarak giderek mümbit bir arazi buluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder